KELIME OYUNLARI ...... KEL iME KOYUNLARI....KELİMELİ UNLU MAMÜLLERİ..........K.ELİME OY OY OY UMA THURMAN LARI...

Hayattaki En Pis Durumlar (19 Kasım)

  • Ayak serçe parmağının sivri bir köşeye çarpması durumu...

Şu an içinizdeki sızlamayı duyar gibiyim sevgili dostlarım.."evet gercekten de cok pis bi durumdur" dediğinizi işitir gibiyim..Hayattaki en buyuk trajedilerden biridir,belki de en büyüğüdür bu durum..Ne cok sevdiğiniz,uğruna sabahlara kadar uykusuz kaldığınız,turkcell'i avea'yı zengin ettiğiniz,10 dk.lık süreyi aşmamaya çalışırken sözünü kesmeye kıyamayıp fazladan bir kontörden daha olduğunuz biricik sevgilinizin sizi terketmesi,ne de bilgisayarda uzun ugraşlar sonucu hazırladığınız ama kaydetmeyi akıl edemediğiniz sunumunuzun ani bir elektrik kesintisiyle buhar olup uçması(bu da ayrı bi pis durum olurmuş hani) asla serçe parmak-sivri köşe buluşmasının verdiği acıyla boy ölçüşemez!..

Evinizdesiniz, ayaklarınızı uzatmış belki tv'de sünger bob'u seyredip eğleniyor,çocuksu duygularınızı tatmin ediyorsunuz,belki de hiç de öyle masum bi halde değilsiniz, kendinizi tatmin ediyorsunuz! Aniden dış kapının açıldığını duyup gelen herkimse ondan önce bi yandan da pantolonunuzu toplaya toplaya penguen gibi koşuyorsunuz tuvalete..gözünüz hiçbirşeyi görmüyor o anda..tam yakalanmadan ulasmak üzeresiniz ki o da ne? Tuvalet kapısının köşesiyle 8.2 şiddetinde bi çarpışma..O an ki,Türkiye'nin en seksi erkeği Ahmet Mete Işıkara bile kurtaramaz sizi bu sarsıntıdan!..O an ki,ayakucunuzdan başlayıp boğazınızda düğümlenerek biten uzun ve yorucu bir öykünün başlangıcı değil de nedir sevgili kardeşlerim?..Can havliyle kapıyı kapatıp bir eli ayağını tutmuş diğer eli yerleri döverken kaşık pozisyonunda yatıp ağlamaz da ne yapar insan bu durumda? Hele bir de durumun karanlıktayken yaşanması vardır ki evlerden ırak olsun,attan düşmüş tayyip gibi debelenir insan yerlerde alimallah,tutunacak bir abdullah bir emine ve hatta bir hayrünnisa arar yanında yönünde ama yoktur,ne yazık ki yoktur!...

Serçe parmak sivri köşeye çarpıldığında şartlar ne olursa olsun ölesiye acıyacaktır ve bunun kesinlikle bir çözümü bir çaresi yoktur,ancak acıyı azaltmak için sizlere tek önerim makosen ayakkabı giymenizdir..Çünkü makosen ayakkabı talihsizce yapılan uzun yürüyüşler sonunda size çok ama çok değerli bir hediye bırakır.."Nasır!.." Serçe parmağınız üzerinde olusturabildiğiniz kadar kalın bi nasır oluşturursanız işte o zaman acınız bir nebze olsun azalabilir..

Efendim ben yine de hepinize mastürbasyonsuz,çarpıntısız,sarsıntısız ve tayyipsiz günler dileyerek bugunkü yazımı da burada noktalıyorum..Saygılar..


  • Burnun tek deliğinin tıkalı olma durumu...

Kış aylarına yaklaşırken çoğalan grip-nezle vakaları hepimizin malumu..Bunun doğal bir sonucu olarak bağışıklık sistemimiz bizi korumak gibi son derece masumane bir sebepten dolayı burnumuzu mukosa dediğimiz salgılarla doldurur,bu da kabulümüz..Ve fakat tüm bu durumların içinde gerçekten sinir bozucu bir olay varsa o da burnun tek tarafının tıkalı kalması değil midir a dostlar?


Burnumuzdan nefes almaya çalışırken bir taraftaki akışkan mukusun yukarı dogru hışır hışır hareketini hissedebilirken diğer taraftaysa Sertaç Ortaç'ın bestelemeye çalıştığı 2. şarkısında tıkanıp geri kalan tüm şarkılarını aynı ritm üzerine kurması ve herbirinde "koku-doku" kafiyesinden yararlanması gibi bir tıkanıklık hissedilmez mi? Bu gerçekten de insanın dengesini bozan, metabolizmasını yerle bir eden bir olgu değil midir?..


Hele ki bir de sigara içiyorsanız ve çektiğiniz dumanı artistik bir şekilde burnunuzdan vermeye çalışmak -dikkat edin vermek demiyorum çalışmak diyorum- gafletinde bulunduysanız işte acı sonunuzu kendi ellerinizle hazırladınız! Dumanın sadece tek taraftan çıkması değil midir, günlerdir nasıl da zeki,eğlenceli,dinamik ve aynı zamanda derin karakter sahibi olduğunuzu ispat etmeye çalıştığınız yeni arkadaş grubunuzun bir anda sizden tiksinmesini sağlayan ve ivedi bir şekilde grubun sevilen çocuğu Berk'in söylediği "-hacı sen pek iyi gözükmüyosun,istersen eve git bi dinlen" tarzı,sizi düşünüyormuş gibi gözükürken,haince istenmediğinizi belli eden cümle eşliğinde gruptan dışlayan??? Oysaki sizin daha anlatacak eğlenceli şakalarınız,vizyona son giren film hakkında grubun yönelimine göre yapılacak içi boş fakat herkesin hak vereceği yorumlarınız ya da çok hoşlandığınız Merve'ye sizin aslında bu sert görünüşünüzün altında nasıl da hassas nasıl da duyarlı bir centilmen olduğunuzu belli eden konuşmalarınız olacaktı. Fakat durum buraya geldikten sonra sizin tıkalı olan tek burun deliğiniz gibi gruptakilerin de size doğru olan tek kulak delikleri tıkalıdır artık..Siz tam "hek,hök.." diye cümleye başlarken bir başkası aynı anda başka birşey anlatacak ve herkes onu dinleyecektir. Direncinizin boşa olduğunu anlayıp sonunda Berk karşısında alınmış mağlubiyeti kabullenen "-Eee gençler Berk haklı,benim dinlenmem lazım,eve kaçayım ufaktan.." cümlesini kurup giderken bile Berk'e yalakalık yapıp gruptaki geleceğinizi sağlam bırakmak ister ve içtiğiniz adaçayının parası olan 3 ytl yerine 5 ytl bırakarak yine Merve'ye yönelik bir hareketle kalkıp gitmek zorunda kalırsınız..Olansa sadece kaybolan gururunuza ve eve giderken kentkartınıza doldurmayı düşündüğünüz 2 ytl'nize olmaz mı canyoldaşlarım?..

Siz siz olun tek burun deliğiniz tıkalıyken dışarı çıkmayın dostlarım! Evde sıcacık yatağınızda yatın ve tıkalı olan burnunuzu,başparmağınıza doladığınız mendilinizi burnunuzda saat yönüne doğru çevirmek suretiyle doyasıya temizleyin ve bunu yaparken hep Merve'yi düşünün. Çünkü şunu bilmelisiniz ki aynı hareketi yalnız başınayken Merve de yapıyor...

Efendim gripsiz,nezlesiz,tataksız,mukussuz günler dileyerek yazımı burada noktalıyorum..Saygılar...

2 yorum:

EbukUrU ZebRa dedi ki...

mukus için bize verdiğin bu eşdeğersiz öğüt ve bilgiler için teşekkür eder..yine neredeyse aynı kıvamda sorun yaratan derste burun çekme ve balgam konularındada fikirlerini öğrenmek..grubun yakışıklısı berki kendimden tiksindirmemek adına bu konuda bilgi almayı arz ederim..ki..iktisat dersinde soru cewaplamak üzere konuşmaya gireceğim anda ağır grip başlangıcı nedeniyle balgamla sıvanmış olan ve sesimin çıkmasını engelleyen bu durumu düzeltmek amacıyla boğazımı temizlemek üzere öksürürken ağzımdan fırlayan minik yeşilimsi çok pişmiş bamya kıvamındaki sıvının önümde oturan ve beni dinlemek üzere arkasına dönüp suratıma bakan canım sınıf arkadaşımın suratına veya öksürük şiddetine göre vücudunun başka bir yerine fırlayan yapışan ve yapıştığı yerde o anda hafifte titreyen balgamım hakkındaki öğütlerin nelerdir???

Yekta dedi ki...

Abi serçe parmağını vurduktan sonra o eşya herneyse onu cezalandırmak için dövmeye kalkan kaç kişi vardır acaba? Ya da tekmiyim ühühühüh